-
1 kalıp
kalıp <- bı> Form f, Matrize f, Schablone f; Muster n, Modell n; (Schuster)Leisten m; Stück n Käse, Seife;kalıp kıyafet Äußere(s);kalıba vurmak wieder in Form bringen;kalıbını basmak sich für etwas verbürgen;kalıptan kalıba girmek fig Problem hin und her gewälzt werden;-i kalıp etmek fam jemanden anführen, anschmieren
См. также в других словарях:
kalıp kıyafet — is. Dış görünüş Ne adını sanını ne kalıbını kıyafetini ne oturup kalkışını ne huyunu beğenirdim. Y. K. Karaosmanoğlu Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kalıbı kıyafeti yerinde olmak kalıp kıyafetle adam adam olmaz … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalıp — is., bı, Ar. ḳālib 1) Bir şeye biçim vermeye veya eski biçimini korumaya yarayan araç İstenilen kalıplarda ve istenilen nüanslarda heykeller yapılabilir. P. Safa 2) Biçki modeli, patron 3) sf. Genellikle küp biçiminde yapılmış olan Bir kalıp… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kıyafet — is., Ar. ḳiyāfet 1) Kılık, elbise, giysi Kıyafetinden onun da bir kalem beyi olduğu anlaşılıyordu. Ö. Seyfettin 2) Resmî giysi Öyle de olsa ha deyince senin boyuna bosuna göre asker kıyafeti bulunur mu? Y. K. Karaosmanoğlu Birleşik Sözler kıyafet … Çağatay Osmanlı Sözlük